Over (Yumurtalık) Kanseri

Yumurtalık Kanseri Tedavisi Ankara

 Yumurtalık Kanseri (Over) Nedir?

Over kanseri kadın yumurtalıklarında görülen kanser türü olduğundan halk arasında yumurtalık kanseri olarak tanınan bir kanser türüdür. Yumurtalıklar her ay yumurta ürettikleri gibi kadınlık hormonları olan estrogen ve progesteronun üretiminden de sorumludurlar. Vücudumuzdaki hücreler bölünerek çoğaldığından ölen hücrelerin yerine yenilerinin oluşması ve görev yapması sağlanır. Fakat normal hücreler kanser hücrelerine dönüştüğünde bölünen hücreler kontrollerini kaybederek daha hızlı ve anormal şekilde çoğalmaya başlar. Bu durum tümör denilen kitlelerin oluşmasına sebep olur. Tümör kitleleri komşu oldukları diğer organlar üzerine fiziki bası yaparak işlevlerini bozabilirler. Bu durum ana tümör kitlesinden ayrılan parçaların vücudun diğer bölgelerine yayılması metastaz denilen yeni tümörlerin oluşmasını da mümkün kılabilir.

Yumurtalık Kanserinin Sebepleri Nelerdir?

Yumurtalık kanserinin yaklaşık %90-95’inin kesin nedeni bilinmemektedir. %5-10’luk kısmının ise genetik etkenler sebebiyle meydana geldiği düşünülmektedir.

Daha önce doğum yapmamış kişilerde yumurtalık kanseri vakası yumurtalık kanseri riski daha yüksektir. Genetik yatkınlık ve hatalı genlerin bulunması kanserin oluşumunda etkili rol oynamaktadır. Genetik etkenlerin yanında hormonal ve çevresel faktörlerde kanserin oluşumunda etkilidir. Özellikle menopoz döneminde kadınlık hormonunun (östrojen) tek başına verilmesi kanser riskini arttırır. Bu sebeple menopoz döneminde eğre hormon tedavisi verilmesi düşünülüyorsa progestron hormonu östrojen hormonu ile birlikte verilmektedir. Gebelik önleyici ilaçların uzun süre kullanıldığında yumurtalık kanseri riskinde az da olsa düşüş görülmüştür. Erken yaşlarda yapılan doğumlar da bu riskin azalmasında önemli rol oynamaktadır.

Yumurtalık Kanseri Belirtileri Nelerdir?

 Çoğunlukla tüm yumurtalık kanseri tiplerinde erken dönemde herhangi bir belirtiye rastlanılmaz. Bu sebeple ailesinde yumurtalık kanseri vakası bulunan kişilerin düzenli olarak tetkik yaptırması önerilmektedir. Bu türdeki kanser vakalarının yaklaşık %30’u tesadüfen jinekolojik muayene sırasında fark edilmektedir. Yumurtalık kanserinin en sık görülen belirtileri arasında karın çevresi genişlemesi, inatçı şişkinlik, hazımsızlık ve bağırsak şikâyetleri ve idrara çıkma ihtiyacının artması görülmektedir.

Geç belirti vermesi ve belirti verdiğinde genelde hastalığın ilerlemiş olması sebebiyle yıllık rutin kadın doğum kontrolleri hastalığın erken saptanabilmesi konusunda önem taşımaktadır.

Yumurtalık Kanseri Tanısı Nasıl Konur?

Yumurtalık Kanseri tanısı koyulmadan önce pelvis muayenesi yapılır. Genital organının dış kısmı dikkatlice incelenir. Daha sonra vajinaya eldiven kullanarak iki parmağını yerleştirerek aynı anda rahim ve yumurtalığı hissetmek için bir eli ile karına baskı uygular

Doktorun anormallikleri görebilmesi için vajina içine bir cihaz (spekulum) yerleştirilir.

Diğer taraftan karın ve pelvisin ultrasonografik, BT veya MR taramaları gibi görüntüleme testleri yapılır. Bu testler, yumurtalıklarınız şekil, boyut ve yapısının belirlenmesine yardımcı olur.

Tanı için yapılacak testlerden birisi de kan testidir. Yumurtalık kanseri hücrelerinin yüzeyinde bulunan CA 125 adlı protein bu test ile ortaya çıkabilir. CA 125 başka hastalıklarda da kanda seviyesi yükselen bir protein olduğuiçin bazı durumlarda Human Epididimis Protein 4 (HE4) adı verilen kan protein seviyesinin saptanması da yumurtalık kanserinin tanısının kanulmasında yardımcı olabilir.

Cerrahi müdahale tanı koymak kullanılan bir diğer yöntemdir. Doku numunesi ve karın sıvı örneği almak için yapılır. Minimal invaziv ya da robotik cerrahi tanıda kullanılabilecek diğer bir seçenektir. Kanser tanısı konulmuşsa mümkün olan en kısa zamanda doktor tarafından tedaviye başlanır.

Yumurtalık Kanseri Nasıl Tedavi Edilir?

Yumurtalık kanseri tedavisi öncelikle cerrahi olarak yapılır. Karın içindeki dokudan örnekler alınarak kanserli bölgeler tespit edilmeye çalışılır. Hastalığın tüm evrelerinde cerrahi müdahale yapılabilir. Cerrahideki temel amaç gözle görülen tümör içeren tüm dokuların çıkartılmasıdır.  Cerrahi müdahale sonrasında kemoterapi uygulanır. Eğer kanserli kitle büyümüş ise kitlenin çıkarılması diğer organlara da zarar verebileceğinden kanserli kitle hemen alınamaz. Ameliyat öncesinde kemoterapi yapılarak kitle küçültülmeye çalışılır. Küçülmeden sonrasında kanserli kitle ve dokular cerrahi müdahale yapılarak alınır.

Yumurtalık kanseri ameliyatında amaç kanserin yayıldığı bütün dokuları ve organları almaktır. Cerrahi müdahale genel olarak her iki yumurtalık, tüpler, rahim ve çevresindeki lenf düğümleri, karın yağ dokusu katmanı ve apandisitin de alınmasını içerecek şekilde geniş kapsamlı olarak yapılır. Eğer gerek görülürse barsağın bir kısmı, diyaframı saran zar, dalak, midenin bir bölümü de çıkartılabilir. Amaç geride hiç kanserli doku bırakmamaktır. Eğer tümör yüksek oranda çıkartılırsa kemoterapi tedavisi etkili olabilir. Bu durumda yumurtalık kanseri hastasının tedaviye cevap verme ihtimali ve de hayatta kalma şansı artar. Ameliyatın uygun şartlarda yapılması çok önemlidir. Hastanın iyileşmesi ameliyatın başarılı geçmesiyle doğru orantılıdır.

Ameliyattan sonra hastalığın vücut içerisinde başka bir organa sıçrayıp sıçramadığı kontrol edilir. Eğer kanserli hücreler yayılmamış ise ameliyat sonrası kemoterapiye gerek kalmayabilir. Fakat bir yayılma belirtisi görülürse ameliyat sonrası kemoterapi veya radyoterapi uygulanmalıdır. Kemoterapi veya radyoterapi hastalığın gelişimine bağlı olarak 6 ya da 9 kür uygulanır.

Yumurtalık kanserinin tedavisinde üremenin korunmasına dikkat edilmektedir. Özellikle erken yaşlarda görülen germ hücreli yumurtalık kanserleri ve borderline tip yumurtalık kanserlerinde yalnızca kanserli doku veya kanserli yumurtalık dokusu çıkarılır. Rahim ve karşı yumurtalık korunmaya çalışılarak kişinin gebe kalması mümkün hale getirilmeye çalışılır.

Whatsapp'tan Bize Yazın